DÜNYADA GIDA GÜVENLİ VE BESLENME DURUMU




Dünyada Gıda Güvenliği ve Beslenme Durumu

Bu rapor, Tarım ve Gıda Organizasyonu(FAO), Uluslararası Tarımsal Kalkınma Fonu(IFAD), Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), Dünya Gıda Programı (WFP) ve Dünya Sağlık Örgütünün(WHO)  tarafından ortaklaşa hazırlanmakta ve yıllık olarak yayınlamaktadırlar. Bu üçüncü mevcut surum raporu. Rapor, 2030 Sürdürülebilir Kalkınma hedeflerine ulaşılmasında karşılaşılan temel zorlukları derinlemesine analiz etmektedir. Açlık ve gıda krizleri hakkında mevcut durumumuz nedir sorusuna cevap vermektedir. Bu özelliği ile rapor, politika yapıcılar, uluslararası kuruluşlar, akademik kurumlar ve kamuoyu dahil olmak üzere geniş bir kitleyi hedeflemektedir.  
Rapor 2 bölümden oluşmakta. İlk bölümde 2019 yılında dünya genelinde gıda güvenliği ve beslenme konusu işlenmiş. İkinci bölümde ise, ekonomik yavaşlama ve gerilemeye rağmen gıda güvensizliği ve kötü beslenmenin önlenmesi üzerine değerlendirmelerde bulunulmuş.  
Son 3 yılda dünyada açlık çeken insan sayısında azda olsa bir artış olmuştur. 820 milyondan fazla aç insan var dünyada. Açlığın en fazla görüldüğü kıta Afrika. Dünya ortalaması %10,8 olup bu oran doğu Afrika’da yaklaşık %31. Neredeyse her üç insandan birisi aç ve yetersiz besleniyor. Afrika’yı güney ve batı Asya ile Karayipler takip ediyor.
Dünyada 150 milyon çocuk beslenme kaynaklı boy kısalığı yaşıyor. 5 yaş altı çocuklarda görülen ölümlerin %45’i anne yada çocuğun aç kalmasından kaynaklanmaktadır.  Diğer taraftan çocuklar ve yetişkinler arası obezite tüm dünyada artış göstermektedir.  
2011-2017 yıları arasında yetersiz beslenmenin olduğu ülkelerin%84’ü aynı zamanda ekonomik gerilemenin olduğu ülkelerdir. Raporda ilginç tespitlerde var. Emtia ve özellikle hammadde bağımlılığı ile gıda güvenliği ve beslenme ilişkisi. 2011-2017 yılları arasında görülen ekonomik yavaşlama ile birlikte, yetersiz beslenmenin fazla olduğu ülkelerin çoğu(65 ülkenin 52’si), hammadde ihracatı yada ithalatına yüksek düzeyde bağımlı ülkelerdir. 2018 yılında akut gıda güvensizliğinin şiddetini artırdığı gıda krizi yaşayan ülkelerin çoğu(33 ülkenin 27’si) hammadde bağımlısı ülkelerdir. Bu ülkeler aynı zamanda yüksek düzeyde gıda ithalatına da bağımlıdır. Yine bu ülkelerin ulusal para birimleri ABD doları karşısında değer kaybetmesi kaynaklı yüksek gıda enflasyonu baskısı da yaşamaktadırlar. Çözüm stratejik olan tarımsal hammadde bağımlılığının azaltılması mümkünse sıfırlanması.
Bu yılki rapor açlık, gıda güvensizliği ve kötü beslenmenin devam ettiği ve bunlarla mücadelede zorluklara işaret etmektedir. Rapor farklı dillerde yayınlanmış. Türkçe ve ingilizce özetleri var ancak ana rapora da göz atmanızı tavsiye ederim. Çok fazla detay var.  

#okuduğunkitabıpaylaş
#bilgiylekalın
#arasınkitaplığı






The State of Food Security and Nutrition in The World

This report is jointly prepared and published annually by the Agriculture and Food Organization (FAO), the International Agricultural Development Fund (IFAD), the United Nations Children's Fund (UNICEF), the World Food Program (WFP) and the World Health Organization (WHO). This is the third current situation report. The report provides an in-depth analysis of key challenges in achieving the 2030 Sustainable Development objectives. It answers the question of what is our current situation about hunger and food crises. With this feature, the report targets a wide audience including policy makers, international organizations, academic institutions and public opinion.
The report consists of 2 sections. In the first part, the topic of food safety and nutrition is discussed for 2019 year. In the second part, evaluations were made on food insecurity and prevention of malnutrition despite economic slowdown and decline.
There has been a slight increase in the number of hunger people in the world in the last 3 years. There are more than 820 million hungry people in the world. Africa is the continent where hunger is most common. The world average is 10.8%, which is about 31% in east Africa. Almost one in three people are hungry and undernourished. Africa is followed by southern and western Asia and the Caribbean.
150 million children around the world are experiencing nutritional short stature. 45% of the deaths seen in children under 5 years of age are caused by fasting of the mother or child. On the other hand, obesity among children and adults is increasing all over the world.
Between 2011 and 2017, 84% of the countries with malnutrition are countries with economic downturn. The report has interesting findings. In particular, the relationship between the dependence on imports and exports in raw materials and food safety and nutrition is remarkable. With the economic slowdown between 2011 and 2017, most of the countries with high levels of malnutrition (52 out of 65) are highly dependent on raw material exports or imports. In 2018, most of the countries (27 of 33 countries) with food crisis, where acute food insecurity was exacerbated, were also dependent on imports of raw materials. These countries also depend on high levels of food imports. Again, these countries are experiencing high food inflation pressure due to the depreciation of their national currencies against the US dollar. The solution is to reduce the dependency of the strategic agricultural raw material if possible to reset.
This year's report points out that hunger, food insecurity and malnutrition persist and challenges to combat them. The report was published in different languages. There are abstracts in Turkish and English, but I recommend you to take a look at the main report. There's too much detail.


#sharebookyouread
#staywithknowledge
#liamsisarabooks
#arasınkitaplığı

 Yerleşik endüstri düzenine ve yatırımcı anlayışına uymayan bir girişimci. "Sıradışı" bu girişimciyi tarif edecek en güzel kelime. Bir sanatçı gibi tutkulu ve özgün, bir bilim insanı gibi dayanıklı, sabırlı ve şüpheci. Eskiler Zip2 ve PayPal’ ı hatırlayacaktır. Elon Musk bu firmaların kurucusu. Şimdi ise Tesla, SpaceX, The Boring Company-Hyperloop, Open-AI, Nurolink ve Solarcity şirketlerinin sahibi. Kitap Elon Musk’un hayat ve girişimcilik yolculuğunu oldukça detaylı bir şekilde işlemiş. Öğrenilecek çok şey var. Sadece girişimci yanı değil çocukluk yıllarında da öğrenilecek çok şey var. Elon Musk iyi ve tutkulu bir girişimci. Günümüzde de popüler olan girişimlerinin tamamı ilköğretim ve lise yıllarında hayalini kurduğu ve insanlığa katkı sunmak istediği projeler. İnsan hayatına dokunacak ya da insanlığın temel ihtiyaçları karşılayacak fikirler. Çocukluk dönemi çok etkileyici. Meraklı olması ve sürekli hayallerinin olması onu diğerlerinden ayıran en önemli özelliği. Deli gibi de okuyor. 
Dünyanın en zeki insanlarının teknolojik oyuncaklara, internet hizmetlerine ve cep telefonu uygulamalarına odaklandığı dönemlerin başında, yani 90 ların sonu 2000’li yılların başında  PAYPAL’ı satıp SpaceX firmasını kurup Tesla’ya yatırım yapan kahraman bir girişimci. Nicola Tesla’nın 21. Yüzyıl versiyonu diyebiliriz. Onun yarım bıraktıklarını tamamlıyor hissi uyandırıyor.
Teknoloji girişimciliğinin kalesi olan silikon vadisi girişimcisi olan Elon Musk belki de teknoloji girişimciliğinin bu kısa tarihinde en fazla risk alan ve sürekli uçurumun kenarında gezinen bir girişimci. Herkesin kaldırabileceği bir hayat yaşamamış. Emeksiz yemek olmaz sözünün yetersiz kaldığı düzeyde bir mesaiden bahsediyorum. Zeka ve çalışkanlığın gerçek hayatın getirdiği tüm şansızlıklar karşısında neler yaptığını öğreniyorsunuz. Asla vazgeçmiyor. Girişimci adaylarının satır satır okuması gereken bir kitap. Belki birkaç defa okumalılar. 
Kitabı okuduktan sonra uzay endüstrisinin ne olduğunu dünyada kimlerin bu sektörde önde olduğunu ve bağlayıcılığını anlıyorsunuz. Kitap SpaceX ve Tesla yatırımları hakkında çok fazla detay veriyor. Mars’ta bir koloni kurmayı, içten yanmalı motora son vermeyi ve dünyanın enerji sorunu çözmeyi hayal eden birinin hikayesi bu. Bilinmeyi fazlasıyla hak ediyor.
#okuduğunkitabıpaylaş
#bilgiylekalın
#arasınktaplığı
#liamsisarabooks

#inEnglish
An entrepreneur who does not fit the established industry order and investor understanding. Extraordinary is the best word to describe this entrepreneur. Passionate and original as an artist, durable, patient and skeptical as a scientist. The ancients will know Zip2 and PayPal. Elon Musk was the founder of these companies. Now, he owns Tesla, SpaceX, The Boring Company-Hyperloop, Open-AI, Nurolink and Solarcity. The book elaborated Elon Musk's journey of life and entrepreneurship in great detail. There's a lot to learn. Not only the entrepreneurial side, but also much to learn in childhood. Elon Musk is a good and passionate entrepreneur. All of his initiatives that are still popular today are projects that he was dreamed of in elementary and high school years and want to contribute to humanity. Ideas that will touch human life or meet the basic needs of humanity. Childhood is also very impressive. The fact that he is curious and having  dreams all the time  is the most important feature that sets him apart from other. He have read like crazy.
At the beginning of the period when the world's smartest people focused on technological toys, internet services and mobile phone applications, in the late 90s in the early 2000s, he sold PAYPAL and founded SpaceX and invested in Tesla. The 21st century version of Nicola Tesla. It gives the feeling of completing what Nicola had left behind.
Elon Musk, the silicon valley entrepreneur, the bastion of technology entrepreneurship, is perhaps the most risky entrepreneur in this brief history of technology entrepreneurship and is constantly on the edge of the cliff. I'm talking about an overtime where the idiom of "no pain no gain" is inadequate. You learn what intelligence and diligence do in the face of all the misfortunes of real life. He never gives up. A book that entrepreneur candidates should read line by line. Maybe they should read it a few times.
After reading the book, you understand what the space industry is and who is leading and binding in the world. The book gives a lot of details about SpaceX and Tesla investments. This is the story of someone who dreams of building a colony on Mars, putting an end to the internal combustion engine and solving the world's energy problem. He deserves to be known.
#sharebookyouread
#staywithknowledge
#liamsisarabooks

Biyo-İnovasyon






İnovasyonu bitkilerden öğrenin.
Biyo-inovasyon için doğadan ilham alarak günlük yaşantımızda karşılaştığımız ya da daha karmaşık problemlerimizin çözümüne yardımcı olan bir bilim dalı diyebiliriz. Kitapta 9 tane biyoinavasyon hikayesi var. Ancak her bir hikayede çok farklı biyo inovasyon  örnekleride var. Zengin bir kitap.  Yazar kedisine getirilen sorunların çözümü için biyolojik dünyada yetenek avcılığına çıkıyor. Bu yolculuklarını da hikayeleştirmiş.
Dünyada bizden çok daha eski olan bitkilerin bu deneyiminden faydalanmakta çok büyük yarar var. Dünyanın en eski bitkisi olan  yosunlardan öğrenecek belki çok şey var. Bugün bitkilerin çözümlemelerinden yararlanarak yaratılan ve insan hayatına dokunan pek çok ürün piyasada. Ancak bunu basit bir kopyalama işlemi olarak görmeyin. Biyolojik yapılar ya da biyolojik varlıkların sahip olduğu mükemmel özellikleri ve fonksiyonları görmek, onları anlamak ve kendi sorunlarımızın çözümüne uyarlamak basit bir taklitten öte bilim temelli bir faaliyettir. Alt yapınız yoksa bitkilerin karmaşık dünyasını kendi çözümlemelerinize uyarlama şansınız yok. Kitabın yazarı Renato Bruni, İtalya’da Parma Üniversitesinde biyolog. Bu alana meraklı olanların keyifle okuyacağı bir kitap.

#okuduğunkitabıpaylaş
#bilgiylekalın
#Allahkitabınızıversin
#arasınkitaplığı




Okuduğum 3. kitabı. Babama Mektup ve Dönüşüm ızdırabından sonra Kafka hayranı dostlar ısrarla Dava'yı okumamı söylediler fikrimin değişeceğini iddia ederek. Bu yazın tekniğinin edebiyatta bir adı ya da yeri var mıdır bilemiyorum ama herkese hitap etmediği kesin. Kafka severler kusura bakmasın baskı ve korku ancak bu kadar kötü anlatılabilir. Kitabı bitirmek kolay değil kendime özel geliştirdiğim hızlı okuma teknikleri ile sonunu getirebildim. Hikayenin sonu da bana göre hayal kırıklığı. Kitap yorumlarına baktığımda da çok fazla olumsuz yorum gördüm.

#okuduğunkitabıpaylaş
#bilgiylekalın
#Allahkitabınızıversin
#arasınkitaplığı



The third book I read. After "Letter to His Father" and "Metamorphosis" , Kafka fan friends insisted that I should read the Trial, claiming that my mind would change. I don't know if this type of technique has a name or a place in literature, but it certainly doesn't appeal to everyone. Kafka lovers, I'm sorry, but pressure and fear can only be tellable as bad as this book in. It is not easy to finish the book. I was able to come to an end with my own fast reading techniques. The end of the story is disappointing to me. When I looked at the book comments, I saw too many negative comments.

#sharebookyouread
#staywithknowledge

Eski bir Meksika yerli halk hikayesinden esinlenerek yazılımış. İspanyol istilacılarını zamanında zengin eden inci dolu bir koyda dedesinden kalma küçük kaydığı ile inci avlayan Kino ve ailesinin yıkıcı hikayesi Plutzer ve Nobel ödüllü yazar John Steinbeck tarafından kaleme alınmış. 
Tek arzusu çocuğunu kurtarmak olan Kino derinlere gömülmüş şansını söküp çıkartır. Çok zorladığından mı yoksa yoksunların alın yazısından mı bilinmez ama çıkardığı en büyük şanssızlığıdır. 
Fakirin şanssızlığı en sevdiğine en aciz noktasına hücum eder. 

O çok istediğin gücün ezgisi sessizleşir, fısıltıya dönüşür silinir gider.
Kötülüğün, korkunun, çaresizliğin, pişmanlığın ezgisi uğuldar kulaklarında. 

İşte böyle sindiriliyor korkutuluyor yoksunlar. Doymak bilmezsen başına gelecekler nesiller boyu aktarılır. Elindeki ile yetinmesini bilen hayvanlardan ayıran en önemli yetenek değil midir doyumsuzluk. Belki bir tavsiye belkide bir sindirmedir anlatıcıların derdi. Okuyun siz karar verin.. 

#okuduğunkitabıpaylaş 
#bilgiylekalın 
#Allahkitabınızıversin 
#arasınkitaplığı 


It is written by inspiring from ancient local folk. Plotzer and Nobel laureate writer John Steinbeck wrote the devastating story of Kino and his family, who hunted pearls with a small slip from his grandfather in a bay full of pearls that enriched the Spanish invaders in time.
Kino, whose only desire is to save his child, takes his chances of being buried deep. It is not known whether it is too hard or not from the destiny of the deprived, but it is the biggest misfortune he takes out.
The unlucky of the poor rushes to his favorite and the most weakness point.

The melody of the power that you want so much becomes silent, whispered and erased.
The melody of evil, fear, helplessness, regret is buzzing in your ears.

That is how the deprived are intimidated and scared. If you are insatiable, what will happen to you is inherited from generation to generation. Isn't dissatisfaction the most important talent that distinguishes itself from the animals that is content with what they have? The bother of narrator may be a recommendation or perhaps it is a digestion. Read it, you decide...
#sharebookyouread
#stayknowledge
#arasslibrary


"Yaşam birbirini kopyalayan ve bilgiyi bir sonraki nesillere aktarabilen bir sistem olarak düşünülebilir"
Yazarımız MIT'de(http://www.mit.edu/) fizik profesörü ve "Yaşamın geleceği enstitüsü(https://futureoflife.org/) başkanı. Kitapta teknoloji temelli yaşamın dönüşümü üzerine öngörüler ve olasılıklar değerlendirilmiş ancak karşımızda da kahinlik yapan birisi yok. Sizi heyecanlandıracak uçuk kaçık fantezilere çok fazla rastlamıyorsunuz. Uzaylılara inanmayan ve uzayda yalnız olduğumuz olasılığına daha yakın olan bir yazardan yaşamın geleceğini okuyacaksınız. Teknolojiye, yazılıma, biyoteknolojiye, astrofiziğe, parçacık fiziğine, kozmik olaylara meraklı değilseniz elinize almayın. Kitabı okurken Google dan pek çok detaya bakmanız gerekiyor. O nedenle yavaş gidiyor. Yazarın amacı okuyucuları gelecek ile ilgili bir tartışmanın içine çekmek. Teknolojinin neden olabileceği değişimin etkilerini sorgulamamızı ve mümkünse olası sorunlara çözüm üretmemizi istiyor. Yapay zeka çağında insan olmak ne anlama gelecek? Bu tartışmaların döndüğü sayfa(https://futureoflife.org/superintelligence-survey/) var. Görüşlerinizi, ki eğer varsa gönderebilirsiniz.
Kitabın ilk bölümünde müthiş bir dijital distopya var. Hikayenin kahramanı Prometheus. Prometheus Yunan mitolojisinde bir tanrının akrabası. Herşeyi önceden görebilen, kötülüklerin olmaması için elinden geleni ardına koymayan bir kahin.  Hikaye de ise Prometheus dijital bir kahramana dönüşüyor ya da tam tersi. Bu distopyayı yaşama olasılığımız var. Olasılık diyorum, eğer Luddite'ler güç bulursa ve teknolojiyi ortadan kaldırırsa Yaşam 2.0'da kalmaya devam da edebilir hatta Yaşam 1'e doğruda dönüş de yapabiliriz. Diğer taraftan yapay zekanın insan düzeyinde ya da ötesinde bir yapay zeka teknolojisine dönüştüğü Yaşam 3.0 dönemine girersek neler olacağını kestirmek kolay değil. Yazarda aslında benzer şeyleri düşünüyor.
Kuantum teknolojisi sayesinde bir kaç on yıl içinde bir zeka patlaması yaşanırsa Yaşam 3.0 evresine çok hızlı giriş yapabiliriz. Yaşam 3.0 dönemine girdiğimizde,  sadece yaklaşık 4 milyar yıllık dünyamızı değil, 13.8 milyar yıllık kozmik tarihimizi değişebileceğini iddia ediyor. Kendi kaderinin efendisi olacak bir geleceği tarifliyor yazar. 
Yaşam 1.0, 2.0 ve 3.0 evrelerini merak edenler için detaylar kitapta. Şu an 2.0 dayız.
Yapay zeka teknolojisi herkesin mutlu olacağı dijital bir ütopyayı oluşturur mu? Ya da yapay zekanın yönettiği dünyada "insan bahçelerinde sergilenen mahkumlara mı dönüşürüz?
#okuduğunkitabıpaylaş
#bilgiylekalın
#arasınkitaplığı
#Allahkitabınızıversin


“Life can be thought of as a system that replicates each other and transfers knowledge to the next generations”
The writer is a proffesor of physics at MIT((http://www.mit.edu/) and president of Institu of Future of Life (https://futureoflife.org/). In the book, the predictions and possibilities for the transformation of technology-based life have been evaluated, but there is no soothsayer. You don't come across so many factoid fantasies that will excite you. You will read the future of life from a writer who does not believe in aliens and who is closer to the possibility that we are alone in space. If you are not interested in technology, software, biotechnology, astrophysics, particle physics, cosmic events, do not take the book into your hands. While reading the book you need to look at many details from Google. So it goes slow. The author's aim is to draw readers into a discussion about the future. He wants us to question the effects of the change that technology can cause and, if possible, find solutions to possible problems. What does it mean to be human in the age of artificial intelligence? There is a page on this discussion (https://futureoflife.org/superintelligence-survey/). Send your feedback, if you have any.
In the first part of the book there is a great digital dystopia. Prometheus, the hero of the story. Prometheus is a relative of a god in Greek mythology. He was a forerunner who could foresee everything and put everything he could to avoid evil. In the story, Prometheus turns into a digital hero or vice versa. We have a chance to experience this dystopia. I say probability, if the Luddites find power and eliminate technology, we can continue to stay in Life 2.0 and even return to Life 1. On the other hand, it is not easy to predict what will happen if we enter the Life 3.0 era, where artificial intelligence is transformed into an artificial intelligence technology at human level or beyond. The author actually thinks of similar things.
Thanks to quantum technology, if an intelligence explosion occurs in a few decades, we can enter the Life 3.0 phase very quickly. He claims that when we enter the period of life 3.0, not only our 4 billion-year-old world, but our 13.8 billion-year-old cosmic history can change. He describes a future that will be the master of his own destiny.
For those who are curious about Life 1.0, 2.0 and 3.0, the details are in the book. We're at 2.0 now.
Does artificial intelligence technology create a digital utopia that everyone will be happy with? Or do we turn into prisoners on display in human gardens in an artificial intelligence world?

#sharebookyouread


Byte By Byte Digital Technologies for Agri-Food Systems

Before going to the report, it is useful to give some information about the organization that prepared the report. The Malabo Montpellier Panel is supported by the African Development Bank, the German Ministry of Economic Cooperation and Development and the UK Government. The panel process and reporting work is conducted by IFPRI (International Food Policy Research Institute). Do not think of this as a once organized organization. It is a paltform and organizes regularly. They have many reports and information notes. When you enter websites, you will see that a lot of information is shared under the resources title link. There are irrigation, fertilization, mechanization and digitalization departments. Do not think of this as a once organized organization. It is a paltform and organizes regularly. They have many reports and information notes. When you enter websites, you will see that a lot of information is shared under the resources title link. There are irrigation, fertilization, mechanization and digitalization departments. Think of such structures as the Davos summit. The purpose is to raise awareness and draw attention to certain issues. This formation contributes to the process of perceiving and realizing the ambitious targets of the 2063 African Union Commission Agenda, Malabo Declaration and global development agenda among the decision makers. This platform is lobbying. He prepares technical reports and information notes together with the experts in the world. A different look at lobbying.
What's in the report. How digital technologies are used in the agri-food system and which technologies can be used in each production segment are explained. Many case studies were evaluated through countries. It focused on how to create an environment for small family businesses and young people to integrate with digitalization in agriculture in rural areas in Africa and which policy decisions and regulations will be implemented. Digitalization is conceptually equivalent to high-tech applications in agriculture. We are experiencing a plenty of concepts in this regard. Agriculture 4.0, intelligent agriculture, precision agriculture, e agriculture, digitalization etc. many concepts are used. The essence is the use of high technology in agriculture, which can increase productivity in agriculture and reduce environmental damage.
Technologies such as artificial intelligence, big data, block chain, digital divide, digital infrastructure, platform and services, internet of objects are processed as examples in the report. It is claimed that these technologies will make a leapfrog in productivity, especially in rural small family businesses. It is estimated that every 10% increase in internet use in developing countries will result in a 1.35% increase in GDP per capita. The issue is important for development.
Digitalization in the agri-food system was evaluated in four stages: production planning, production process, post-harvest and consumer level. The report shares examples of what data and which smart systems can be used at each stage.
In Chapter 6 of the report, there is a section that evaluates the level of digitalization of countries. Two indexes are used here. EBA ICT Index and MCI Index. It's meaningless when we translate it into Turkish, but let me say this. The first is an index used by the world bank and the ease of the agricultural business environment. The second is an index of the coverage of mobile phones.
Morocco, Kenya, Ghana and Tanzania stand out in a matrix comparing these two indices. Useful information for technology exporters or investors in digital agriculture. Click on https://eba.worldbank.org/en/data/exploretopics/all-topics  to look at the situation in our country. We are in a very good position with 78.18 points out of 100. We are 31st for 101 countries. There are many details in the Enabling the Business of Agriculture 2019 report, which I will review and share soon. For enthusiasts please click https://eba.worldbank.org/en/reports.  In the mobile connection index, we are in the category of developed countries with 65.6 points. Click http://www.mobileconnectivityindex.com/ for the distribution of points.
I think this resource is beneficial to those working in digitalization in agriculture. Useful information is available for investors and entrepreneurs.

to download report;

https://www.mamopanel.org/media/uploads/files/2019_MaMo_Digital_Report_ONLINE_UiUPwum.pdf



(IN TURKISH)
Byte Byte Afrika’nın Gıda Sistemini Dijitalleştirmek için Yenilikçi Politikalar

Rapora geçmeden önce raporu hazırlayan oluşum hakkında birkaç bilgi vermekte fayda var. Malabo Montpellier Paneli Afrika Kalkınma Bankası, Almanya Ekonomik İşbilirği ve Kalkınma Bakanlığı ve İngiltere Hükümeti tarafından desteklenmektedir. Panel süreci ve raporlama çalışması ise IFPRI(Uluslararası Gıda Politikaları Araştırma Enstitüsü) tarafından yürütülmektedir. Panel derken bir defa gerçekleştirilen bir organizayon olarak düşünmeyin. Bu bir paltform ve düzenli olarak organizasyonlar yapılıyor. Hazırladıkları pek çok rapor ve bilgi notları var. Web sitelerine girdiğinizde kaynaklar başlığı linki altında pek çok bilgi paylaşıldığını göreceksiniz. Sulama, gübreleme, mekanizasyon ve dijitalleşme bölümleri var. Bu tür yapıları Davos zirvesi gibi düşünün. Maksat farkındalık oluşturmak ve belli konulara dikkat çekmek. Bu oluşum ile 2063 Afrika Birliği Komisyonu Ajandası, Malabo Deklarasyonu ve küresel kalkınma ajandasına ait iddialı hedeflerinin karar vericiler nezdinde algılanması ve hayata geçirilmesi sürecine katkı sağlanmaktadır. Bu platform nevi lobi faaliyeti yürütüyor. Dünyada konu uzmanları ile birlikte teknik raporlar ve bilgilendirme notları hazırlıyor. Lobiciliğe farklı bir bakış.
Raporda neler var. Dijital teknolojilerin tarım gıda sisteminde nasıl kullanıldığı, her bir üretim segmentinde hangi teknolojilerin kullanılabileceği anlatılmış. Pek çok örnek uygulama ülkeler üzerinden değerlendirilmiş. Afrika’da kırsal alanlarda küçük aile işletmeleri  ve gençlerin tarımda dijitalleşmeye entegre olabilmeleri için nasıl bir çevre oluşturulacağı ve hangi politika kararlarının ve düzenlemelerinin hayata geçirileceği irdelenmiş. Dijitalleşme kavramsal olarak tarımda yüksek teknoloji uygulamalarına eş tutulmuş. Bu konuda kavram zenginliği yaşıyoruz. Tarım 4.0, akıllı tarım, hassas tarım, e tarım, dijitalleşme vb. pek çok kavram kullanılıyor. İşin özü ise tarımda verimliliği artırırken çevreye olan zararın azaltabilen yüksek teknolojinin tarımda kullanımı.
Yapay zeka, big data, blok zinciri, dijital uçurum, dijital altyapı, platform ve servisleri, nesnelerin interneti gibi teknolojiler raporda örnek olarak işlenmiş. Bu teknolojilerin özellikle kırsalda küçük aile işletmelerinde verimlilik açısından bir sıçrama yaşatacağı iddia ediliyor. Gelişmekte olan ülkelerde internet kullanımındaki her %10’luk artışın kişi başı GDP’de %1,35’lik bir artışa neden olacağı hesaplanmış. Konu kalkınma için önem arz ediyor.
Tarım-gıda sisteminde dijitalleşme üretimin planlanması, üretim süreci, hasat sonrası ve tüketici düzeyinde olmak üzere 4 aşamada değerlendirmiş. Her bir aşamada hangi verilerin ve hangi örnek akıllı sistemlerin kullanılabileceği ile ilgili örnekler paylaşılmış.
Raporun 6. Bölümünde ülkelerin dijitalleşme düzeyinin değerlendirildiği bir bölüm var. Burada 2 indeksten faydalanılmış. EBA ICT Index ve MCI Index.    Türkçeye çevirdiğimizde anlamsız oluyor ama şöyle diyeyim. İlki dünya bankasının kullandığı bir indeks ve tarımsal iş ortamının kolaylığını ifade ediyor. İkincisi ise mobil telefonların kapsama alanı ile ilgili bir indeks. Bu iki indeksin karşılaştırıldığı bir matriste Fas, Kenya, Gana ve Tanzanya ülkeleri öne çıkıyor. Teknoloji ihraç eden ya da dijital tarım alanında yatırım yapacaklar için faydalı bilgiler. Ülkemizin  durumuna bakmak için https://eba.worldbank.org/en/data/exploretopics/all-topics  linkine tıklayınız. 100 üzerinden 78,18 puan ile oldukça iyi bir konumdayız. 101 ülke için 31.sıradayız.  “Enabling the Business of Agriculture 2019” raporunda detaylar var yakında inceleyip paylaşacağım. Meraklıları için https://eba.worldbank.org/en/reports tıklayınız. Mobil bağlantı indeksinde ise 65,6 puan ile gelişmiş ülkeler kategorisindeyiz. Puanların dağılımı için http://www.mobileconnectivityindex.com/ linkine tıklayınız.
Bu kaynak tarımda dijitalleşme çalışanlar için faydalı diye düşünüyorum. Yatırımcılar ve girişimciler içinde faydalı bilgiler mevcut.

Rapora ulaşmak için;
https://www.mamopanel.org/media/uploads/files/2019_MaMo_Digital_Report_ONLINE_UiUPwum.pdf





İNSAN NEYLE YAŞAR

İnsan Neyle Yaşar, kitapta yer alan 6 öyküden bir tanesi. Tolstoyun babası kont annesi prenses. Kendisi hayatta maddi sıkıntılar yaşamasada öykülerinde fakir köylüleri işlemiş. Sabretmenin ve kanaat etmenin erdemi ile sevgininin önemini kendi geliştirdiği inanç sistemiyle anlatmış. Köylülere acıya, açlığa, zulme katlanın sakın duygularınıza kapılmayın diyor. Pek çok ders var. Tasavvufi bir yorumlada sözkonusu.

BİR ÇÖKÜŞÜN HİKAYESİ

#stefanzweig #birçöküşünöyküsü bir kaç saatte okunacak kısalıkta bir öykü. Yazarın okuduğum tüm kitapları sürükleyici. Gücün kölesi olan bir nedimenin güç elinden gittiğinde "elalem ne der hapishanesinde" biten acı hikayesi.

YAŞAM BİLGELİĞİ ÜZERİNE AFORİZMALAR

Bir kimsenin ne olduğu, neye sahip olduğu ve neyi temsil ettiğini öğüt ve özlü sözlerle anlatmış. Altı çizilecek çok bölüm var. Hayatı çözmüş ve kendini doğrulamak isteyenlerin seveceği bir kitap. Doğu ve islam felsefesinde de var olan bir konu işlenmiş fazlasıyla. Mutlu olmak istiyorsan hayattan çok şey isteme yada isteklerini azalt. Dünya hayatının nimetlerine çok takılma kendi kendine yetmeyi yada mutlu olmayı öğren. Sahip olduğun dünyalıklarınla (para, mal mülk, şan şöhret, makam, çoluk çocuk) kendini anlamlandırırsan onlar elinden gittiğinde yok olursun kendini kaybeder bulamazsın. Kendini, yeteneklerini ve yapabileceklerini keşfet diyor #arthurschopenhauer

VİCDAN ZORBALIĞA KARŞI

16. Yüzyılda yaşayan fransız asıllı vaiz Jean Calvin'in kurduğu tarikatın hüküm sürdüğü Cenvre'de yaşananları kaleme alınmış. Protestanlığın popüler olduğu bir dönemde katı katolik tarikatlatının çok üstünde sert ve acımasız #kalvinizm akımı.
#stefanzweign öyküleri çok keyifli böylesine bir tarihsel eleştiri kitabı beklemiyordum. Kitabın adı içeriğine dair önemli bir ipucu. Totaliter rejimlere sağlam bir eleştri getirmiş. Avrupa sadece sömürdüğü dünyaya değil birbirlerine de çok ızdırap yaşatmış.
#vicdanzorbalığakarşı
#okuduğunkitabıpaylaş
#bilgiylekalın

İÇİMİZDEKİ ŞEYTAN

Palu ailesinden sonra bu roman çok masum kaldı. Tembellik, acziyet, iradesizlik ve bilgizliğin neden olduğu hezeyanları ve bunun üstüne yaşan aşkı ve neden olduğu ızdırapları şeytanlık olarak işlemiş. 1940 larda insan daha mı masummuş dedirtiyor. Kütüphanenizde olsun bence.
#sabahattinali
#içimizdekişeytan
#okuduğunkitabıpaylaş
#bilgiylekalın

DOĞANIN KEŞFİ

Dağlara, göllere, nehirlere, şelalelere, buzullara, caddelere, sokaklara, parklara hatta bir bitkiyede(humboldtia laurifolia) ismi verilen, adına yarışmalar düzenlenen her yıl anılan bir kaşif, botonikçi, zoolog, jeolog, kısmen gökbilimci müthiş bir bilim insanı. Napolyon ile aynı tarihte doğan Humboldt küreselleşmeye başlayan dünyada görece erişilebilirliğin yüksek olduğu bir dönemde doğdu. Aslında buluşlar çağına denk gelmiş ömrü. Buharlı motorun, şimşek savar paratonerin, aşıların, teleskop, mikroskobun hayata girdiği bilgi cumhuriyetine gebe bir dünyaya denk gelmiş ömrü. Elektriğin canlı organizma üzerine etkilerini gözlemlemek için kendi bedenine elektrik verek düzeyde bilime tutkundu yada hastaydı. Goethe'nin kadim dostu. Şiirlerine ilham olacak düzeyde etkileyici.

Kitap Alexander Von Humboldt'un biyografisi. Sadece Humboldt'u değil o dönemin tarihini, ona eşlik eden büyük bilim insanlarınada yer verilmiş. Etkisine aldığı meşhur doğa severleri, bilime yön verenlerin kısa biyografilerinide öğreneceksiniz.

İklim değişimini, insanın ekolojiye olan etkisini ilk dillendirenin Humboldt olduğunu, bunu ilk kanıtlayının hayranı Georger Perkins Marsh, ilk çevre eylemini yapan ve politik arenaya taşıyanın büyük botonikçi diğer bir hayranı John Muir olduğunu öğrenceksiniz. Aslında bilimde kelebek etkisi teorsinin gerçekliği ile yüzleşiyorsunuz. 18 ve 19 yüzyılın karmaşasında dahi keşifleri, bilimi destekleyen es geçmeyen avrupa toplumunun bugünkü kalkınmışlığına şaşırmıyorsunuz. 20. Yüzyılınn ortalarına kadar birbirini öldüren bu toplumun bilime verdikleri önemin altında yatan sosyolojik ya da tüm sebepleri merak ediyorum. 13.yüzyıla kadar bilimin doğduğu doğu, bilim bayrağını bu yüzyıldan sonra batıya neden vermiştir?
Humboldt doğayı acımasız ve kanlı bir savaş içindeki bir yaşam ağı olarak tanımlıyor. Gördüğüm şey cennet değildi. Tüm hayvanlar birbirinden korkuyordu ve hayatta kalmak için mücadele ediyorlardı. Doğanın en büyük aurası korkuydu. Muhteşem sakinlik içinde sürekli devam eden bir katliam. Ne olumlu bir denge diyor humboldt.
Kitabı okuyunca doğa severlerin yani outdoor insanların indoor olduğunu anlıyorsunuz. Aslında onlar içerde biz dışardayız.
#okuduğunkitabıpaylaş
#bilgiylekalın
#Allahkitabınızıversin
#alexandervonhumboldt